Dünya hızla teknolojik gelişmeler yaşıyor. Daha dün akıllı telefonların hayatımızı nasıl kolaylaştırdığından bahsederken artık dünya akıllı fabrikalar, yardımcı robotlar, giyilebilir teknolojiler, sürücüsüz otomobiller ve daha da ötesi robotların etiğini tartışır hale geldi.
Bunların yanında yayımlanan bilimsel makalelere baktığınızda bilim hacmi her 10 yılda bir ikiye katlanıyor. Önemli soru şu: Tüm bu teknolojik gelişmeler devam ederken biz ülke olarak bu gelişmelerin takipçisi olmaya devam mı edeceğiz, yoksa önümüzdeki yıllarda teknolojide takip edilen olma ihtimalimiz ya da iddiamız var mı?
Eğer sorunun cevabı “Evet! Bir iddiamız tabii ki olmalı!” ise ikinci soru geliyor:
-Nasıl?
Yukarıda sözünü ettiğimiz tüm teknolojiler arka planda bir yazılım teknolojisi ile çalışıyor. Bu yazılım teknolojilerinin özü; onlara nasıl komut verdiğinizi, nasıl yönettiğinizi içeren “kod” adını verdiğimiz birtakım komutlar dizisi. Kısaca; makinelerle iletişiminizi sağlayan bir dil. Nasıl bir Japon ile konuşabilmek için Japonca bilmeniz gerekiyorsa, bilgisayar ve makinelerle konuşabilmeniz için de bu dili bilmeniz gerekiyor.
Eskiden yazılan şiirler, tiyatrolar, anıtlar dünyayı değiştirirdi. Şimdi ise dünyayı yazılan kodlar değiştirecek!
Kodlama bilmek; bize bilgisayar ve makinelerin kontrolünden çıkıp onları kendi isteğimize göre şekillendirip yönetebilmemizi sağlıyor. Bu bilgiye sahip olanlar gelecek teknolojisinde söz sahibi olacaklar. Eğer teknolojide takip edilen iddiamızda gerçekçiysek bu geleceğin ve dünyanın dili olan kodlamayı öğrenmemiz şart!
ÇİN, ANAOKULUNDA ÖĞRETİYOR Dünya kodlamanın önemini çoktan fark etmiş bulunuyor. Barack Obama’nın 2013’te yaptığı, kodlama öğrenmenin önemini anlattığı konuşmasından sonra Amerika ve Avrupa ülkelerinin birçoğu kodlamayı sadece üniversite veya teknik bilgisi olan insanlara değil, ilkokuldan başlayarak çocuklara öğretmeye başladı. Avrupa Komisyonu raporuna göre şu anda Avrupa’da 12 ülkede kodlama 6-18 yaş grubu için müfredata girdi. Çin ise bununla kalmayıp çocuklara kodlamayı anaokulunda öğretmeye başladı bile.
Ülkemizde ise kodlamanın müfredata girme çalışmalarına başlandı. Ancak müfredatı beklemek çözüm değil. Şu anda birçok ücretsiz platform her yaştan insana kodlamayı öğretmek için hazır. Önemli olan kodlama öğrenmenin geleceğe katkısını geç olmadan ön görebilmek. Ve geleceğe hazır gençler yetiştirebilmek!
7’den 70’e değil, 5 yaşından başlayarak kendini bu konuda hevesli gören herkes için yaş fark etmeksizin kodlama öğretmeye hazır gönüllü eğitmenleri mevcut. Eğer gelecekte kaybolan mesleklerin birinde olmak istemiyor ve “kodlamayı şimdiden öğrenmem gerek” diyorsanız dernek üzerinden kodlama eğitimi almak üzere Robotik Eğitim Akademisi ile iletişime geçebilirsiniz.
ÖNEMLİ NOT: Kodlama öğrenmek için teknik bilgi sahibi olmanıza gerek yok. Herkes kodlama öğrenebilir! Ve bu mümkün.
Kaynak: Hürriyet
Gizem GÖKTEPE - Kodlama Derneği Başkanı